
Bulgaristan’da 1975 yılında Cevat Mutlu ile evlenen Fatma Mutlu, iki kız çocuğu dünyaya getirdi.
Eşini 1982 yılında trafik kazasında kaybeden Mutlu, çocuklarına hem annelik hem babalık yaptı, aynı zamanda Bulgaristan hükümetinin Türklere yönelik baskı politikalarına karşı direnmeye çalıştı.
Asimilasyon sürecinde büyük zorluklarla karşılaşan Mutlu, iki kızını otobüs bagajında yer alan bir alet sandığına saklayarak Türkiye’ye gönderdi.
Kızlarından bir hafta sonra kendisi de anavatana gelen Mutlu, bugün Kırklareli’nde çocukları ve torunlarıyla huzurlu bir yaşam sürdürüyor.
“MECBUREN İSMİMİ DEĞİŞTİRDİM”
68 yaşındaki Fatma Mutlu, 1984-1989 yıllarında ağır baskılara maruz kaldıklarını söyledi.
Asker ve polislerin köpeklerle evlerine baskın düzenlediğini anlatan Mutlu, “Bir gün işe gittiğimde iki asker, iki polis geldi. ‘Adını değiştireceksin’ dediler. Önüme kalın bir kitap attılar. ‘Buradan isim seçeceksin’ dediler. ‘Seçmem, istemem.’ dedim. ‘İstemezsen işten çık.’ dediler. İki çocuğum vardı, mecbur kaldım, değiştirdim.” ifadelerini kullandı.
Mutlu, Bulgar makamlarının Türkiye’ye gitmemeleri için kendilerine belge imzalatmak istediğini ancak bunu kabul etmediklerini dile getirdi.
“TÜRKİYE’YE GELMEK İÇİN ÇOK UĞRAŞTI”
Zorunlu göç sırasında Türkiye’ye gelmeye çalıştığını ancak başarılı olamadığını belirten Mutlu, süreci şöyle anlattı:
“HEP KORKUYLA YAŞADIK”
O yıllarda hep korkuyla yaşadıklarını, o korkunun hafızasından silinmediğini ifade eden Mutlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
MEZARDAKİ DEDESİNİN ADI DEĞİŞTİRİLDİ
Baskıya maruz kaldıklarını kaydeden Mutlu, mezardaki dedesinin Türkçe adının Bulgarca olarak değiştirildiğini anlattı.
Çok çileli ve üzüntülü günler yaşadıklarını belirten Mutlu, “Köye gittim, babam ağlıyordu. ‘Niye ağlıyorsun baba?’ dedim. ‘Ölmüş dedenin bile adını değiştirdim bugün’ dedi. ‘Adımı değiştirdiler, onun da adını değiştirdiler.’ dedi. Mezarda bile rahat bırakmadılar. O günleri hatırlamak bana çok zor geliyor. Bu yüzden evimi, yerimi sattım. Her şeyimi bırakıp bu anavatana adım attım. Çocuklarımı kurtardım. Buna şükrediyorum.” diye konuştu.
“TÜRKİYE’DE YENİDEN DOĞDUM”
Babasının da Türkçe konuştuğu için defalarca para cezasına çarptırıldığını belirten Mutlu, tüm zorluklara rağmen hayata tutunmaya çalıştıklarını söyledi.
Bulgaristan’dan geriye sadece annesi, babası ve kendisinin bulunduğu bir fotoğraf kaldığını ifade eden Mutlu, “Anlatılacak gibi değil. Onu yaşamayan bilmez. Rabbim kimseye yaşatmasın.” dedi.
Türkiye’ye ilk adımını attığında büyük bir gurur yaşadığını vurgulayan Mutlu, anavatanda kendini yeniden doğmuş gibi hissettiğini dile getirdi.