
Edinilen bilgiye göre, S.S. (54), kızı M.S. (32), oğlu K.S. (37) ve dini nikahlı eşi B.H. (51); vatandaşların dini inanç ve duygularını istismar ederek 2 milyon TL dolandırdı. Şüphelilerin, mağdurlara “Hacı Baba” adını verdikleri manevi bir varlıkla iletişim kurduklarını iddia ettikleri, bu kişinin sözde büyük bir veli ve Allah dostu olduğunu söyleyerek inandırdıkları öğrenildi.
Şüphelilerin, Hacı Baba’nın cin musallat olan kişilere yardım ettiği, bağış yapanları büyük bela ve musibetlerden koruyacağını yalanını söyleyerek mağdurlardan para ve altın topladığı tespit edildi. Ayrıca, bu sözde manevi yardımın yalnızca kendileriyle sınırlı kalmadığını, çevrelerindeki akraba ve yakınlarından da bağış toplamaları gerektiğini söyleyerek dolandırıcılığı genişlettikleri belirlendi. Yapılan bağışların, dini yardım, infak ve sadaka adı altında istendiği, şüphelilerin mağdurların duygularını sömürerek ciddi maddi kayıplara uğrattıkları ortaya çıktı.
3 ŞÜPHELİ TUTUKLANDI
Şikayet üzerine dolandırıcılık olayına ilişkin 4 şüpheli gözaltına alındı. Şüphelilerden M.S. adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı, S.S., oğlu K.S. ile dini nikahlı eşi B.H. tutuklandı.
“MUSİBETLERDEN KURTULMAK İÇİN BAĞIŞ YAPIN” YALANI
Sanıklar hakkında hazırlanan iddianame, Kocaeli 3. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi. İddianamede, kurulan dolandırıcılık ağının tüm detaylarına yer verildi. İddianamede, şüphelilerin müştekiler ile Gölcük’teki adreslerinde sözde “dini sohbet” adı altında toplandığı, bu görüşmelerde S.S.’nin oğlu K.S.’nin kendisini sözde hoca olarak tanıttığı ve “Hacı Baba” isimli sözde manevi kişinin musibetlerden kurtardığı ancak bunun için bağış yapılması gerektiğini söylediği ifade edildi. Ayrıca iddianamede, B.H.’nin de Hacı Baba ile direkt irtibat kurduğunu, sözde bu manevi kişinin “kendisine para gönderilmesi” halinde büyük musibetlerden kişileri kurtaracağını müştekilere aktardığı ve “bağış ve dini yardım” adı altında para istediği kaydedildi.
“HACI BABA” NUMARALI HAT S.S.’YE AİT ÇIKTI
S.S’nin, mağdurlar A.T. ve F.K. adına banka hesabı açtırarak, bağış gelirlerini bu hesaplarda topladığı ve hesapları bizzat yönettiğinin belirtildiği iddianamede, toplanan paralardan yüksek miktarda bir kısmının kızı M.S.’nin hesabında aktarıldığı vurgulandı. Yine iddianamede, şüphelilerin mağdurlarla WhatsApp grubu kurarak dini sohbetlerle onları bağış yapmaya teşvik ettikleri, “Hacı Baba” ismiyle WhatsApp grubunda kayıtlı olan telefon numarasının yapılan incelemelerde S.S.’ye ait olduğu ortaya çıktığı belirtildi.
“S.S., SÜREKLİ BANA BOŞANMA KONUSUNDA TELKİNDE BULUNDU”
İddianamede, müştekilerin ve şüphelilerin ifadelerine de yer verildi. Müşteki F.M. (54), iddianamede yer alan ifadesinde, “Gayri resmi olarak evlere giderek Kur’an öğreticiliği yapmaktayım. Hatırladığım kadarıyla 2019 yılı aralık ayında S.S. bana gelerek Kur’an öğrenmek istediğini söyledi. Ben de bunun üzerine Kur’an öğretmeye başladım. O sırada eşimin madde kullanması sebebiyle zorluk çekiyordum. S.S., sürekli bana boşanma konusunda telkinde bulundu. Bende 2020 şubat ayında kendi evimden ayrıldım ve S.S’nin Gölcük’te bulunan ikametinde birlikte yaşamaya başladım. Bana banka hesabı ile ilgili sıkıntılarının olduğunu, devletin bloke koyduğunu, bu sebeple banka hesaplarının kullanamadığını söyledi. Beraber adıma telefon hattı alarak S.S’nin kullanması için kendisine verdim. Ayrıca bankadan adıma S.S’nin kullanması için hesap açtık” dedi.
WHATSAPP’TAN GELEN “HACI BABA” MESAJI
Bir gün telefonuna WhatsApp’tan mesaj geldiğini anlatan F.M., “S.S., aracılığıyla bir kişi bana WhatsApp’tan ulaşarak kendisini manevi hoca olarak tanıttı ve yüksek makamlara ledün ilmine çıkabileceğimi söyledi. Ancak bu makama çıkabilmek için cinleri olan hastalara dua okumam gerektiğini söyledi. Farklı farklı kişiler bana ulaşmaya başladı. Bir süre sonra S.S.’nin oğlu K.S. evimize geldi ve hocalık yapmaya başladı. O da İnstagram üzerinden bildiğim kadarıyla ‘Kaan Hoca’ isminde bir hesap açarak bu konuları yaymaya başladı. Akabinde bulduğumuz hastalarla ben, K.S. ve S.S. para konusunda anlaşmaya başladık. Ben fiyat konusunda kesinlikle söz sahibi değildim” diye konuştu.
“HACI BABA’NIN MUHTAÇLARA YARDIM ETTİĞİNİ SÖYLEYEREK BENİ KANDIRDI”
F.M., ifadesine şöyle devam etti:
“Bana söylenen fiyatları hastalara söylüyordum. Kabul etmeleri üzerine benim adıma kayıtlı olan ancak S.S.’nin kullandığı müşteri numaralı banka hesabıma paralar atılmaya başlandı. Ben kesinlikle bu işten para almayacağımı söyledim. Ben Allah rızası için yaptım. S.S. de bu parayı kendisinin almadığını, Hacı Baba’nın muhtaçlara yardım ettiğini söyleyerek beni kandırdı. K.S.’nin bilgisayar mühendisi olduğunu biliyorum. Elinde sürekli 2 bilgisayar ve telefonu vardı. Sürekli bunlarla uğraşıyordu”
“PARA VE ALTINLARI MANEVİ HOCANIN CİNİ GÖTÜRDÜ”
Evlere dua okumaya gitmeye başladıklarını anlatan F.M., “Şahıslardan aldığımız para haricinde çevremizde olanlarla bir WhatsApp grubu kurduk. Hacı Baba, bizleri telefonla arayarak yardım topladığını söylüyordu. İnsanlara altınların zekatını vermeye ve infak etmeye zorluyordu. Bu tarz ses kayıtları atıyordu ve kişisel olarak arıyordu. Ardından WhatsApp grubunda olan şahıslar, bana miktarını tam olarak bilmediğim altınlarını farklı tarihlerde getirip verdiler. Ben de altınları S.S’ye verdim. O da seccadenin içine sararak yatak odasına götürüyordu. S.S. bize, o para ve altınları manevi hocanın cini alıp götürdüğünü söylüyordu. Öyle 2 sene devam etti. Sadaka, infak, Gazze’ye yardım adı altında Hacı Baba’ya verilmek üzere eş, dost ve çevremden bana toplattırdıkları paraları gönderdim. Ben de kendilerine para kaptırdım. İşin içinde sahtekarlık olduğunu düşündüm ve kendilerinden uzaklaştım. Hacı Baba, ‘Seni cinler çarpar’ kimseye söyleme diyerek telefondan bana eziyet etti, şikayetçiyim” dedi.
“BU PARALARI İHTİYAÇ SAHİPLERİNE DAĞITTIM. SUÇLAMALARI KABUL ETMİYORUM”
Tutuklu sanık S.S. ise ifadesinde suçlamaları kabul etmeyerek, “Hacı Baba olarak bahsedilen kişi zamanında benim eşimin manevi rahatsızlığına yardımcı olmuştu. Bu kişinin numarasını arkadaşımdan almıştım. Hacı Baba bize yardımcı olmuştu. Arkadaşım F.M. de ailevi sıkıntılar yaşadığı için benim yanımda ikamet etmeye başladı. Tavsiyem üzerine Hacı Baba ile görüştü. Bizim bu kişilerle birlikte WhatsApp grubumuz vardı. Bu grup üzerinden dini eğitimler almaktaydım. Hacı Baba’nın adı kullanılarak hiçbir zaman para toplanmamıştır. Para toplama olayı yardım yapma amacıyladır. Bu paraları ihtiyaç sahiplerine dağıttım. Suçlamaları kabul etmiyorum” ifadelerini kullandı. Diğer 3 sanık da suçlamaları kabul etmedi. Sanıkların önümüzdeki aylarda hakim karşısına çıkacağı öğrenildi.
“SIR BİR AİLEYDİLER”
Öte yandan, şüphelilerin dolandırıcılık olayına konu olan Gölcük’teki evleri görüntülendi. Olaya ilişkin konuşan ailenin komşusu Mümin Çalışkan (70), “Aile hakkında doğru dürüst bir şey bilmiyoruz. Gelen giden oluyordu ama kimseyle muhatap olmuyorlardı. Sır bir aileydiler. Kimse ile muhatap olmuyorlardı. Buradaki herkes birbirine selam verir, birlikte çay içer ancak onlar bizlere karşı öyle değildirler. Çarşaflı, fesli, sakallı bir görüntüleri vardı. Tahminimce ortalama 1.5 yıldır burada kirada kalıyorlardı. O zamanlar 12 bin TL’ye tutmuşlardı. O zamanlar her yerde 3-4 bin TL’ye olunca çok şaşırmıştık bu kadar pahalıya kiraladıkları için. Biz dolandırıcılık olayını şahıslar polisler tarafından alındıktan sonra komşular tarafından öğrendik. Dini sohbetler olup olmadığını bilmiyordum” dedi.
(Komşu Mümin Çalışkan)
‘BÜYÜ BOZMA’ TUZAĞIYLA 87 MİLYON LİRALIK VURGUN YAPAN ŞÜPHELİLERE OPERASYON
Sakarya merkezli 12 ilde sosyal medyada büyü bozma ve bağlama büyüsü yapma bahanesiyle iletişime geçtikleri kişileri 87 milyon TL dolandıran 28 şüpheli, gözaltına alındı.
Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı, sosyal medya platformlarında sahte medyumluk ve üfürükçülük yapıp halkın dini duygularını istismar ederek dolandıran şüphelilere yönelik soruşturma başlattı. Soruşturma kapsamında İl Emniyet Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri operasyon düzenledi. Sakarya merkezli Şanlıurfa, Mersin, Kayseri, Yozgat, Ankara, Antalya, İzmir, Bursa, İstanbul, Manisa ve Eskişehir’de düzenlenen baskınlarda 28 kişi gözaltına alındı.
Sosyal medyada sahte hesap açan şüphelilerin büyü bozma, bağlama büyüsü yapma, aile sorunlarını çözme gibi vaatlerle insanları dolandırdığı saptandı. Şüphelilerin dini duyguları istismar edip, yüksek meblağlarda para talep ettiği ve toplam 87 milyon TL’lik dolandırıcılık yaptığı ortaya çıktı.
Şüpheliler hakkında adli işlemler devam ederken, operasyonun genişletilebileceği öğrenildi.İsa ÇİÇEK/ADAPAZARI, (DHA)-